Biri ile ilk hoşlanma durumuna geçilmesi, bedensel yani dış görünümümüzle oluşur ilk etapta. Kimse kimsenin hakkında birşey bilmiyorken, ağzından çıkan bir güzel sözü duymadan bedensel bir beğeni, etkileşim oluşur bu da dış görüntümüzle 1.evimizi gösterir.
2.ev klasik olarak Boğa burcuna ait olan ve de yöneticisi ilişkilerle bağdaştırılan Venüs’e gelinir. Ancak Boğa’da daha ziyade Venüs’ün diğer yüzünü görürüz yani somut-madde durumlarını izleriz. Boğa somut olduğundan oturup sevgilinin hayalini kurmayacaktır onun yerine ilişkide 2.eve “hesapta olan sevgili” demeyi yeğliyorum. Bir birlikte olduğumuz vardır bir de hayalini kurduğumuz bir yiğit vardır.
3.evi flört evi diye adlandırıyorum. Çünkü konu söze dökülür ya da mesaj yazılır eskiden mektuplar yazılırdı. En cilveli en edalı en nazlı olduğumuz ev kendimize bağlamak için ilk ciddi adımlar, kokumuzu belli ettiğimiz adımlar yatmaktadır.
İlişki onayı ya da takdiri gereklidir ailemizle tanıştırırız. Bu da 4.evlerimizi göstermekte.
5.ev ise aşkı deneyimlediğimiz ve de sevgiliyle eğlendiğimiz ev olmaktadır bu durumda.
6.evde artık sevgiliyi iyiden iyiye rutin hayatımıza sokmuşuzdur. Bizi işten almaya geliyordur, günlük görüştüğümüz dostlarımızla en azından bir merhabalığı oluşmuştur.
7.evin asıl adının “Partner” evi olduğunu düşünüyorum evlilik değil; ülkemizde bunun direkt evlilik diye adlandırılmasını da “partner-birlikte yaşama” konuları hala tam onay görmediğinden. Bu ev yani Terazi’ye (Venüs) ait olan ev olarak bizi ailenin onayladığı aşık olunan kişiyle “nikahsız” bir evi paylaşmaya götürür.
Bir evde yaşanmaya başlanınca artık 8.evde cinsellikte girer devreye.
9.evi imzadır akittir diyorum.
10.evi sadece kariyer konusunda toplumda ki imajımız olarak değil, toplum önünde ki genel imajımız olarak görmekteyim. 9.evde imzayı attınız ancak bu imza ikiniz arasında da bir nikah memuru ve şahitler olarak gerçekleşmişte olabilir, kimseyi çağırmamış sürpriz yapmışta olabilirsiniz. 10.ev ise Oğlak yani genel Satürn’e bağlı oluşundan, Satürn denildiğinde aklımıza “ciddiyet” düştüğünden ve de aynı zamanda ilişkilerde ki yapışkan=tutkal olarak nitelendirilmesinden, devamında toplum önünde ki imajımız derken yani statümüz; işte bunu kastediyorum. Artık tanıtılıyorsunuz "benim eşim" diyor, 10.ev=patron'dan gelsin aklınıza mesela.
Mesela genelde “kariyer 10.ev ise kariyerden gelen para 11.ev” denir. Peki şöyle düşündüğümüzde “10.ev toplum önündeki yerimiz ise bu evlilikten olacak çocuk 11.ev” denemez mi?
12.evde de mutlu huzurlu bir hayat sürdüler deyip noktalasam...
-KuKi-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
iZ BıRaK ...