İnsanın Yedi Çağı

 İNSANIN YEDİ ÇAĞI - YAŞ DÖNEMLERİ TEKNİĞİ ​

Yedi rakamı pek çok inançta özel bir sayı olarak kabul ediliyor. Antik çağlarda bile 7 sayısı uğurlu kabul ediliyordu.


Kur’an-ı Kerim’de Allah’ın yeri ve göğü yedi tabaka halinde yedi günde yarattığı yazılı. Hz. Muhammed’in miraçta arşa yaptığı seyahatinde gökyüzünün yedi katında başka peygamberlerle görüştüğü rivayet edilmekte. Kehf suresinde 7 uyurlardan bahsedilmekte. Kitab-ı Mukaddes’te yedi sayısı 700 kez zikrediliyor. Ayrıca Hristiyanlık’ta 7 büyük günah, 7 büyük melek kavramları mevcut. Kıyamet alametleri arasında yine 7 mühür, 7 borazan ve 7 kâse sayılmakta.

​Musevilikte 7. gün olarak kabul ettikleri Cumartesi yani Şabat günü Yahwe’ye tahsis edilir. Yine Yahwe’ye tahsis edilen Shmittah/Şimita yılı her 7 yılda bir gerçekleşir. Musevilerin “Menora” adı verdikleri meşhur yedi kollu şamdanı biliyoruz. Başka anlamlarının yanı sıra Menora, İsrailoğulları'nın Mısır'ı terk edişleri ile Sina Dağı eteklerinde Tora'yı alışları arasında geçen 7 haftayı (Şeva Şavuot) temsil eder. Bu bağlamda Menora; özgürlüğe kavuşma mutluluğu ile bir disiplin zorunluluğu arasındaki zamanı simgeler.

​Puranalar denilen Hindu metinlerinde yedi yüce alem (cennet) ve yedi aşağı alem (cehennem) öğretisi vardır.

İnançların ötesinde hayatta da pek çok yerde karşımıza çıkar yedi sayısı. Mesela 7 ana çakra. Dünya’nın “Yedi Harikası”. Haftanın 7 günü. Müzikte 7 nota, gökkuşağında 7 renk, Roma ve İstanbul 7 tepeli şehirler, sema töreni 7 bölümden oluşur, 6 ana yönü ve bulunduğumuz noktaya göre tayin edilen altı köşeli yıldız sembolizminin bir başka ifadesinde ortasındaki altıgen Tanrı’nın simgesidir …

​Ve “Kalde Sistemi” Dünya’dan bakıldığında görülebilen yedi göksel cisimden oluşur.

​Ptolemy, Ebu Ma’şer ve İbn Ezra gibi önemli astrologlara göre her varlık diğer var olan her şeyle bağlantıdadır ve her bir şey bu yedi gezegenle ilişkilidir. Bu astrologlara göre insan hayatı da sırasıyla bu yedi gezegenle yönetilen yedi evreden oluşur.​

Ptolemy bu tekniğini “İnsanın Yedi Çağı” olarak tanımlamış. Ve bu tekniğe göre her bir gezegen belli yıllar süresince hayatımızın bebeklikten başlayarak yaşlılığa ve ölüme kadar başlıca birer periyodunu yönetir. Bu periyotlar değerlendirilirken, o dönemin yöneticisi olan gezegenin haritadaki durumu dikkate alınır; hangi burçta olduğu, kaçıncı evde yerleştiği ve açıları incelenerek söz konusu dönem hakkında yorum yapılır.

Tekniğe dair en eski bilgiler, Ptolemy’nin Tetrabiblos adlı eserinde bulunur. Ve şöyle başlar “İnsan doğasıyla ilgili olarak zamanın dönemsel olarak bölümlenmesi tek ve aynı evrensel yöntemle gerçekleştirilir ve bu, 7 gezegensel kürenin düzeni ile ilişkilidir. Bu nedenle, zamanın periyodik bölümlenmeleri, usulüne uygun olarak, kişinin hayatının ilk yılı ve ufuk çizgisinin üzerindeki ilk küre yani Ay ile başlar ve kişinin hayatının son yılı ve gezegensel kürelerin sonuncusu olan Satürn ile sona erer. Her bir gezegenin kendine özgü nitelikleri hayatın hangi yıllarına denk düşüyorsa o yılları etkiler; her çağ belirli bir gezegen tarafından yönetilir. Bu gözlemler gereklidir; çünkü zamanın genel bölümlenmeleri, doğum haritasında bulunan bazı istisnai özellikler sonucunda küçük farklılıklar gösterseler de genel olarak gezegenler aracılığıyla gerçekleştirilirler.”

AY 0-4 yaş

MERKÜR 4-14 yaş

VENÜS 14-22 yaş

GÜNEŞ 22-41 yaş

MARS 41-56 yaş

JÜPİTER 56-68 yaş

SATÜRN 68-68+

​==Işık Canan Kaya==

Astroloji Dergisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

iZ BıRaK ...