Siyahın Egemenliği


Beyazın karşıtı olan siyah, güneşten gelen ısı ve ışığı emen, yani kendisinde hapseden, çevreye yansıtmayan özelliğe sahiptir. Tıpkı Akrep insanının kendisine ulaşan bilgileri kendisine saklayıp diğer insanlara aktarmaması, yalnızca kendisinin yararlanmasına saklaması, kendisine karşı duyulan sevgi, nefret, bağlılık, güven, şüphe benzeri duyguları algılayıp fakat hareket saati gelinceye kadar içinde gizlemesi gibi. Akrep insanının, manyetizma gücüyle karşındakinin duygu ve düşüncelerini soğurması gibi, onunla karışan tüm renkler de siyaha bürünür. O, Akrep burcu gibi dişi cinsin temsilcisidir ve renklerin en soğuğudur. O, gece gibi doğurgan bir ana, bir kadındır. Bu nedenle mitolojideki tanrıçalar ve kraliçeler siyah renkle sembolize edilmişlerdir. O, aynı zamanda yağmur yüklü kara bulutlar gibi hem felaket, hem bereket simgesi; kara toprak gibi hem verimliliğin, hem de ölümün sembolüdür. Siyahın soğuk bir renk olması, albenisinin bulunmaması, bazı kadınların, erkeklerin bakışından korunmak, cazibelerini en aza indirmek için siyah çarşaflara veya siyah elbiselere bürünmesine sebep olmuştur. Son devirlerde siyah, insanlar üzerinde hükümran olmanın, egemenliğin, yüksek makamda olmanın, otoritenin sembolü haline gelmiştir. Artık siyaha bürünmek, ya yönetim makamlarını işgal edenlerin, ya korkuya dayalı otorite kuran çete elemanlarının, yahut gizli görevlilerin yönetimidir. Bu görevler veya işler ise öncelikle Akrep insanlarına uygun düşmektedir. Çünkü bu işler hem gizlilik, hem cesaret, hem maharet, hem de acımasız davranabilme yeteneğine sahip olmayı gerektirmektedir. O, dönüşü olmayan yolculukların, ölümün ve matemin rengidir. Bu nedenle yas tutanların siyah giymesi gelenek haline gelmiştir. Siyah renk gibi Akrep insanları da donuk, ağır, hüzünlü, karamsar bir psikoloji yansıtırlar. Onlar, siyahın ve koyu renklerin yoğun olarak kullanıldığı bir tabloya benzerler; bu tabloda aynı zamanda gizlenilmek istenen bir şeyler de vardır. Siyaha bürünen gece, baskınların ve baskın hazırlıklarının yapıldığı, gizli işlerin çevrildiği zaman dilimi olarak düşünülmüştür. Akrep insanıyla özdeşleşen diğer renklerin kırmızı, koyu kırmızı, kızıl, bordo ve turuncu olması, siyahın etkisini hafifleteceği yerde, savaş ve kanla, ihtiras ve ateşli tutkularla kuvvetlendirmektedir.

Şiddet ve Şehvet

Kırmızı, tutkuların dışa vurumu. Kırmızı bir gül, “Seni tutkuyla istiyorum” veya “Sana karşı ateşli duygular besliyorum” demek. Bu harekette aşk ya da sevgi ön planda değil, bir ömür boyu birlikte olma isteği veya sahip olma arzusu da yok. Yalnızca tutku, bir kez olsun elde etme tutkusu. Alevler nasıl ki tutkuyla ahşabı sarıp sarmalar, bir süre sonra ortadan kaybolursa, Akrep insanları da ulaşamadıkları şeye tutkuyla bağlanır, ulaşınca da çok çabuk usanırlar. Tutkuları yüksek bir makama, özgün bir projeye, karşı cinsten birine, gösterişli bir malikaneye, yahut pırıltılı bir modaya yönelebilir; yeni bir konu buluncaya kadar. Özellikle karşı cinse tutkuları aşırı bir hal alır. Genellikle harem kurarlar, fakat gözleri yine de dışarıdadır. Akrep insanlarının rengi, kırmızının koyu tonudur, yani kızıldır. Kızıl renk, matlık, merkeze yaklaştırıcı etki, gizlilik, hayatın sırları, gece, şehvet, tehlike, yasaklılık, panik, korku, savaş, kan dökme, şiddet, mücadele, irade gücü, cesaret, bilim, hesapsızlık, gurur, kibir, açgözlülük, hırs, ihtiras, kendini beğenmişlik sembolüdür. O, alevin, kirli kanın, fırtınanın, kasırganın, yanardağın, Mars’ın rengidir. Sakin olmaya karar vermediği zamanlarda, fırtına gibi eser, kasırga gibi kırıp döker, yanardağ gibi patlar, deprem gibi yıkar. En önemli üç tutkusu, savaşmak ve öldürmek, mal veya makam elde etmek, karşı cinsle birleşmektir. Bu tutkular Akrep kadınlarında daha alt düzeydedir. O, siyaha yakın durduğundan gecenin simgesi, gecenin başlangıç vaktinde batı ufkunun rengidir. Bu nedenle Akrep insanları gece hayatına düşkündür, gündüzleri uyumayı, geceleri çalışmayı severler, tıpkı akreplerin gündüz gizlenip gece avlanması gibi.

Kibir ve Karizma

Turuncu, dikkat çekicilik, kalabalık görünüm, öğrenilen bilgileri kullanabilme yeteneği, canlılık, gizem, hırs, gurur, insanın ruhsal ve bedensel alanı kavrayıp üstün mantık gücü elde etmesi ve bunu yönetmekte kullanması sembolü. Akrep insanları da turuncu gibi dikkat çekicidir, gösteri ve gösterişten hoşlanırlar. Enerji doludurlar. Aslanlara şapka çıkartacak kadar iktidar hırsına ve yönetme tutkusuna sahiptirler. Mantık oyunlarını iyi kullanırlar. Çok şey biliyormuş da söylemiyormuş gibi gizemli tavırları vardır. Hırslı ve gururludurlar. Yeteneksiz oldukları en önemli konu affedebilmektir. Akrep insanlarının tonu daha çok koyu turuncudur. Rahat ve neşeli göründükleri zamanlarda bile iç dünyalarında elde edemediklerinin stresini yaşar, tutkularını gerçekleştiremezse ruhsal çöküntüye uğrar ve bunun acısını herkesten çıkarırlar.

İhtiras ve İktidar

Akrep insanının renklerinden olan koyu eflatun, hükümranlığı, iktidarı, saltanatı, otoriteyi, baskıyı, mülk ve insanlar üzerinde egemen olma hırsını, asaleti, bilgi ile aydınlanmayı, deneyden geçmiş idealizmi, kainatın hayati ve yaratıcı güçlerini kavramayı, ruhsal alanı, ruhsal gücü, ruhsal acıyı ve ruhsal gücün kişisel çıkar için kullanılmasını, hedefe ulaşmak için aldatmayı temsil etmektedir. Akrep insanı, koyu eflatunun temsil ettiği tüm karakteristik özellikleri kendisinde barındırmaktadır.

İnsan Ömrü ve Burçlar - Hasan Kocabaş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

iZ BıRaK ...