Venüs'ü aKReP'te Olan Ünlüler

Yıkıcı olma kapasitesi

Özellikle Venüs'ü Akrep burcunda olan kadınlar aşkı bulmakta daha fazla zorlanabilir ve kıskançlıklarıyla ilişkilerini yıpratabilirler.

kaynak: Hakan Kırkoğlu

Burç Akrep, venüs akrep Ünlüler: Demi Moore, Jodie Foster, Meg Ryan, Carl Sagan, Hillary Clinton, Marie Curie, Leonardo Di Caprio, Emel Sayın

Fiziksel özellik olarak resimlerde incelemenizi istediğim yerler:

Kemik yapısı, vücut (deri-kas) sıkılığı, göğüs dekolte, bakışlar ve dudak hepsinde aynı değil mi aşağı yukarı?

                              

DEMI MOORE : "Bana bugüne kadar hayatınızda daima ilk sırada yer alan ne oldu diye sorsanız size rahatlıkla aşk diyebilirim. Anne olana kadar hiçbir şey ama hiçbir şey aşktan daha üstün olmadı. Ben aşk için yaşadım. Kime âşık olacağım konusunda hep doğal bir içgüdüm vardı. Bazen hissettiğim birine bakarak içimden; 'Seninle bir gün mutlaka yollarımız kesişecek' derdim ve kesişirdi. Aşkı hiçbir zaman zorlamadım. Sadece olacağını hissettim ve oldu. Aşkı yüz metreden tanırım."

"Geçmişe dönüp baktığımda en çok Emilo'yu unutamadığımı görüyorum. Elbette üzerinden çok zaman geçti, yeniden sevdim ve sevildim ama o günlere döndüğümde hissettiğim heyecanı yine aynı yoğunlukta hissedebiliyorum. Aldatıldığımı öğrendiğimde geçici bir hafıza kaybı yaşar gibi saatlerce bilinçsizce yürümüş ve şehrin ta öbür ucunda bir bankta otururken çevreyi yeniden algılamaya başlamıştım. Üşümüştüm, ağlıyordum. O kadar âşıktım ki onu affedebilirdim ama acı çekerek bunu yapmadım. Şimdi kendimi takdir ediyorum." Moore; Bruce Willis ile iş ve aşkta çok iyi partnerler olduklarını itiraf ediyor. "Hollywood'da geçen bir Collins romanı yazdık" diyor. Kutcher ise tamamen farklı.

"Eğer biri bana gelip 25 yaşında bir erkekle tanışacağımı, onunla çılgın bir aşk yaşayacağımı ve bu genç adamın üç çocuğumu kendi çocuğu gibi benimseyeceğini söyleseydi ona; 'Sen hayal kurmaya devam et' derdim. Evlilik düşünebileceğim en son şeydi ama şaşırtıcı bir

hızla gerçekleşti. Şimdi bu karardan ötürü çok mutluyum."

                               

JODIE FOSTER: "Ben genelde yalnız, sessiz ve kapalı kadınları canlandırmayı seviyorum. Zaten oynadığım birçok filmde de aynı temayı görürsünüz. Travma ve aşırılık beni çekiyor. Çünkü korkuyu etüt etmeyi severim. Hayatta kalma tekniği kadar canlandırdığım kişinin yerine kendimi koyup "Benim başıma gelseydi ne yapardım?" sorusuna yanıt aramayı severim. Oynadığım film komedi olsa da canlandırdığım karakterde hayatıma ya da çocukluğuma dair mutlaka bir iz bulunur. Aslında ben zor bir insanım ve bunu her filmdeki karakterime yansıtırım. Beni güçlü kadınlar büyüler aslında. Bunun içinde bugüne kadar hiç güçsüz ve zayıf kadın rolünü seçmedim. Eğer kadınlar şiddet görürlerse, taciz edilirlerse, tecavüze uğrarlarsa içmeye başlarlar ve acısını çocuklarından çıkarırlar. Yakınlarına karşı hoyratça davranırlar. Aslında kendi kendilerini mahvederler. Ben Erica karakterinde provokasyonu tercih ettim. Seyircinin kişiliklerinin karanlık yanlarını sorgulamasını istedim. Erica rolü zaten sıra dışı bir kadın. Yaşadıklarından sonra depresyona girip kurtuluşu içkide bulmuyor. Yaşama küsmüyor tam tersi yaşama bağlanıyor. Tabii intikam açlığıyla. Gerçekte intikam kadını güzelleştirirken bir canavara da dönüştürebiliyor."

                              

MEG RYAN: "Arkadaşlarım var, bunun için Tanrıya her gün şükrediyorum. Fakat hala kendimi bir arayış içinde buluyorum.Ne aradığımı ise bilmiyorum. Bu devamlı olarak korktuğunuz, bilmediğiniz bir şeye doğru hareket etmek gibi. Her zaman yapamadığım bir şeyler var, gitmediğim bazı yerler, tanışmadığım bazı insanlar var. Hiçbir zaman arkama yaslanıp İşte, bu deyip rahatlamadım. Dönüşüme inanırım. Hayatımda neredeyse herkes bir düğmeye basar ve hayatlarında bir dönüşüm yaşarlar. Yaşamımda tek pişman olduğum zamanlar korkunun beni yendiği zamanlardır. Bazen hayatım boyunca yalnız kalmaktan korkuyorum. Bazense söylediğim her şeyin birer saçmalık olmasından korkuyorum. Kesinlikle havai biri değilim. Hepimizin karanlık taraflarının olduğunu düşünüyorum. Bazen sadece düşüncelerimin susmasına ihtiyaç duyuyorum."

*-*

Bu ünlülerde görüp-göremediğim yaşanmışlıkları ya da onlara yaşatılanların birikimi de gözönüne alınırsa zor bir yerleşim. Çoğu yaşatılanları biz istemesekte deneyimlemek zorunda kalmış ama dersler çıkarılmış gibi gözüküyor bu röpörtajlarda da. Bazen dediğimiz ile yaptığımız birbirini tutmayabiliyor, ancak özümüzü benimseyebilenler bizim bile göremediğimiz noktalarımıza temas edebiliyor ve bu noktalara temas edebilenlerle devam edebiliyoruz yolumuza. "Tahammül sınırları zorlanır, anlayış gösterilirse, arada bir espriyle geçiştirilirse puslu ortam yatışırtırılabilir. En önemlisi "bizden vazgeçilmemelidir" ancak o zaman meyve verme dönemine gelinebilir, sabır. Bir de bunlarda dikkat ettim, çocuk yaptıkları gibi huzursuzlukları biraz olsun yatışıyor, daha dinginleşiyorlar.

KuKi

*-*

Venüsü akrepte olan femme fataldır (baştan çıkaran) alınan yıldız etkilerinde "ahlak" izlenebilirse para karşılığı hiçbir şey yaptırılamayacak cinstir. 

Doğduklarından bu yana kasıtsız salgıladıkları yüksek seks kokusu tıpta: "genelde göz altında, elmacık kemiklerinin üzerindeki bölgede salgılandığı iddia edilen ve cinsel olarak uyarı etkisi olan koku sinyalleri (pheremone)." Ve bu koku yüzünden kendilerinin de koku alma konusunda üstad oldukları. (bknz parfüm, kokulu mumlar, tütsüler ve venüsakrebi) Çocukluktan bu yana bu koku sebebiyle bolca tacize uğrayan; uğraya uğraya erkekliğe soyunan. 

40 yılın başı aşık olup "kadın olup" yine dumura uğrayan.

Sevdiler mi ölümüne nefretleri tam uçta sürümüne olan.

Lilith çocukları öldürürken o eşini öldüren karaduldur, ihanet-güvensizlik ve yalan üçgeninde.

2 kişiliği bir arada barındırabilen; hem teslim olan hem teslim alandır o.

Ve teslim aldığı zamanlarda, avcı dönemlerinde, erkek "bu beni kesin aldatır" deyip geri adım atacaktır. Oysa, o sevdi mi ve de bir kere nefret etti mi de hiçbir yasak tanımayacaktır.

Hem nasihatı hem espriyi belaltından izah yoluna gider, onlar cici kızlar değiller.

KuKi