Pluto'nun İçimizde Uyandırdıkları

Pluto’yu anlamak demek; hayatın boşluğunu anlamakta yatar. Pluto senin gözlerinin içine bakar ve şöyle der:
“Sen bir hiçsin”.

* - *

Pluto iz bırakmakla da ilgilidir. Yaşadığın hayatta ölümsüzlüğü istiyorsan o zaman daha iyi bir dünya için bir şeyler yapmalısın.

“Ben özelim” dedikçe insan, Pluto onun yüzüne daha fazla gülecektir.
...

Ben dönüşümün gücüyüm. Tek yapman gereken: “Bırak!” Her ne seni bağımlı ya da hayran kılıyor ve inanmanı sağlıyorsa onsuz yaşayamayacağına: “Bırak!” Ölüm kapına geldiğinde zaten istesen de istemesen de bırakacaksın, vakit geç olmadan bırak! Seni ölüme hazırlıyorum, hayatta kalabilmen için…

İçindeki gerçeği bulup onun izinden gitmeni istiyorum. Ben sana acılar verdiğimde, ki genelde bunu yaparım, sadece içindeki gerçeğe dönebilmen içindir. Gerçeklerin yolunda kalabilmen ve kendi içinde derine inmen içindir tüm çabam. O yüzden çoğu kez benden nefret edeceksin.

Bunu egomdan ötürü yapmıyorum. Üstelik sende de bu tarz bir davranışa gelemem. Sen sadece 6 milyar insandan birisin, bunun da sana ödetmem gereken bir bedeli var. Sana herkesle eşit kalasın diye alçakgönüllülüğü öğretiyorum. Hepimiz aynı geminin içindeyiz.

Akıttığın zehir bile dönüp dolaşıp seni bulacak.

Hayatın içine karışman için çabalıyorum. O yüzden seni harika şeyler ve insanlarla karşılaştırıyorum. Tutkuların ışıldasın diye her şeyi yapıyorum. Tutkunun devamında getirdiği acı da senin dönüşümüne yardımcı olacak.

Anlam ifade eden bir hayat süresin diye ölümün omzunda oturduğunu unutmamanı sağlayanım. Aynı bavulla dolaş dur hayatını şekillendirirken, yine de güzeli ve acıyı bavulunun dışında bırakmayı bileceksin. Son gezini boş ellerle yapacaksın, hiçbir şey alamayacaksın yanına. Mezarlıkta yatacak en zengin insan da olsan hiçbir hazineni yanında götüremeyeceksin.

Sana güçlükle başa çıkmayı öğretirken  şuursuzluk ta verebilirim. İnanılmaz enerjileri özgür bırakabilirim sende, hangisini seçeceğin ise yine sana kalmış.

İnsanları katil ve kurban olarak ayırmaya alışıksın  ama kendine bir baksan, itiraf etsen, göreceksin ki aslında kurban yoktur. İsteğim sadece yüzünü güneşe dönmen... Gölgelere asla tahammül edemem. O yüzden görünmeyeni görmeye, bilinmeyeni araştırmaya yönelirim. Beni sıkıştırmak, benimle oyun oynamak hayatına mal olur. Henüz toprağa girmeden seni afallatabilirim, dikkatli ol.

Seni korkuttuğumu biliyorum. Genelde sana tekin gözükmüyorum. Bunun da seni daraltığının   farkındayım. Büyük resmi görmeden ve alçak bir durumdayken sahip olduklarını savunuyorsun bana. Hayatını kontrol altına almaya sakın kalkışma. Bir güç var senden daha büyük, sen buna kaos diyorsun. Gerçekte hissettiğin ise hiçliğin doluluğu.

Seni güç ile donatıyorum ve “belki”ye tahammülüm yok. Uzun bir süre benden kaçamazsın. Beni arayacak olursan inanılmaz felaketlerde bekle beni, orada olacağım!

Hiçbir şey istemediğin zaman, her şeyi tamamen bıraktığında ve tümden çıplak karşımda dikildiğinde,  seni işte o zaman ödüllendireceğim.
Neden bahsettiğimi bilmiyor musun?
O zaman beni takip et.

Markus Jehle tercüme KuKi